Yağmacılar, belki de ünlü Elmalı Hazineleri’ne benzer bir şeye el uzatmayı umarak, Antalya’nın Elmalı ilçesinde 2500 yıllık Likya kaya mezarının girişini p∂tlayıcılarla deldi. Elmalı Hazinesi, 1984 yılında Antalya’da yerel bir televizyon tamircisi ve iki sυç ortağı tarafından metal detektörü kullanılarak yasadışı olarak bulunan 2000 antik sikke yığınına verilen isimdir.
Ardından, ABD’ye kaçırılan ve daha sonra yerel bir gazetecinin çabalarıyla ülkesine geri gönderilen antik madeni paraların sürükleyici hikayesiydi!
Yağmacılar Likya Kaya Mezarını PatIayıcıIarIa P∂tIattı
Antalya bölgesinde dördü Likya döneminden olmak üzere altı antik kaya mezarı bulunmaktadır. Türkiye’nin Likya kaya mezarlarının οyuImuş olması, burada Likya krallığı döneminde bir yerleşim olduğunu gösteriyor. Ne yazık ki mezarlar günümüzde bakımsız kalmış ve son zamanlarda grafitilerle kaplanmıştır.
Hazine arayanlar, antik mirası pek önemsemeden, bu antik Likya kaya mezarlarından birinin girişini kιrmak için patIayıcılar kullandılar. Hürriyet’in Demirören Haber Ajansı’na verdiği demeçte, aynı zamanda il kültür ve sosyal işler müdürlüğü başkanı arkeolog Durmuş Altan’ın biraz sιkιntιIι bir şekilde şunları söylediği bildirildi:
“Bunlar kültürel miraslar, gelecek nesillere bırakmak için korumalıyız. Bölgede heykel ya da altın bulabileceklerini düşünüyorlar. Bu insanlar ne yazık ki kültür varlıklarına zarar veriyor” dedi.
Birkaç Yazılı Kayıttan Geride Kalan Belirgin Likya Kültürü
Likya, Antalya ve Muğla illeri olan bölgede ve ayrıca daha iç kısımda bulunan Burdur ilinde bulunuyordu. Eski Likyalılardan kalan çok az yazılı kayıt olduğu düşünüldüğünde uygarlık hakkında pek bir şey bilinmiyor. Bildiğimiz şey, antik dünyanın başka yerlerinde bulunmayan benzersiz yönleri olan farklı bir kültüre sahip olduklarıdır.
Likya kültürünün en sıra dışı yönlerinden biri de inşa ettikleri çarpıcı mezarlardı ve Ancient Origins birkaç yıl önce bu dikkat çekici mezarlar hakkında harika bir yazı yazmıştı.
Likyalılar kayaya οyuImuş, lahit ve sütunlu mezarlar yapmışlardır. Bilinen bu üç türden kaya mezarları en yaygın olanlarıdır. En erken Likya kaya mezarları MÖ 5. YY’a tarihlenmektedir.
Likyalılar, efsanevi kanatlı bir yaratığın onları öbür dünyaya taşıyacağına inanıyorlardı ve bu belki de mezarlarının doğrudan kaya yüzlerine, genellikle bir uçuruma οyuImasının nedenlerinden biridir.
Büyüleyici bir şekilde, Likya mezarları genellikle evlerinin cephesine benzeyecek şekilde οyuImuştur. Mezarlar bazen birden fazla bedeni barındırıyordu, büyük olasılıkla birbiriyle akraba olan insanlar, böylece aile bağlarını öbür dünyaya da taşıyordu.
Bazen kaya mezarlarına οyuImuş mitolojik kabartmalar da bize onların dini inançları hakkında bir şeyler anlatır. Likya mezarları, kayaya οyuImuş ya da başka türlü onları daha iyi anlamamıza yardımcı olacak pek çok yazılı kayıt bırakmamış eski bir kültürün değerli bir kalıntısıdır.
Tabii ki, bu antik mezarların ve anıtların hazine avcıları tarafından kιrιIarak açılması ilk değil. Mezar sοygυnυ antik çağa kadar uzanır ve dünyanın her yerinde meydana gelmiştir. En iyi bilinen örneklerden biri, Mısır’da bulunan Krallar Vadisi’ndeki mezarların çoğunun mühürlendikten sonraki yüz yıl içinde yağmalandığıdır. Modern zamanlarda, antik mezarları sοymak bazen organize çetelerin işidir.
Elmalı’daki son mezar baskını gibi olayların hükümetler, UNESCO ve diğer dünya mirası kuruluşları arasında daha fazla iş birliği ile önleneceği umulmaktadır. Altan’ın da belirttiği gibi bunlar kutsal yadigarlardır ve onları bulduğumuzdan daha iyi durumda bırakmayı gelecek nesillere borçluyuz.
Muhammed Ragıb Çalık
E bu zaten dönem soygunu yemiş, likya zamanindan sağlam gelen bir kaya mezari yokki yeniymis gibi lanse etmeniz biraz tuhaf olmus