Kaptan Marvel, sonunda beklediğimiz an geldi: hem merkezinde bir kadın kahraman olan, hem de Yardımcı Yönetmen, ve Yazar rollerinin kadınlar tarafından üstlenildiği ilk Marvel Sinematik Evreni filmi. Erkeklerin hikayeleri ve erkek yazarların domine ettiği bu güçlü popüler kültür yapısının içinde bu başarılar eşi görülmemiş, heyecan verici ve oldukça geç bile kalınmış şeyler.
Peki neden “Kaptan Marvel” bizi biraz hayal kırıklığına uğrattı? Aslında oldukça iyi ve sık sık güldürmeyi de başarıyor. MSE’de kendine güzel yer edinmeyi başarmakla kalmayıp, bağımsız tek başına bile güzel olan bir film aslında. Ama bu karakter, ve Oscar ödüllü harika oyuncusu Brie Larson “güzel”den çok daha fazlasını hak ediyor. Onlar “Kara Panter”, “Galaksinin Koruyucuları” veya “Doktor Strange” gibi çığır açan eserlere layık değiller mi?
İlginizi çekebilir: En iyi Marvel Filmleri
“Kaptan Marvel” çoğunlukla 90’ların ortalarında geçiyor ve hatta o zamanlarda yapılmış gibi de hissettiriyor teknik yapımı ve duygusal derinliği açısından. Hayır, bu bir övgü, bir iltifat değil. Teknik kısmı belki de bilerek öyledir. Grunge modası ve kadın gücü şarkılarının yanında dönemsel nostaljiyle dolup taşan bir eser sonuçta. Uzay’da geçen giriş kısmı ve büyük aksiyon sahnelerinde retro bir hava var, bazen eğlenceli gelse de bazen de anlaşılmaz oluyor.
İki yönetmen Anna Boden ve Ryan Fleck;
Ünlerine yüzeysel olmayan karakterlerin önlerine çıkan gerçek engelleri anlatan indie dram filmleri yazıp yöneterek ulaştılar. Uyuşturucu bağımlısı bir ortaokul hocasını anlatan “Half Nelson” (2006) ne de olsa Ryan Gosling’i dünyaya tanıtan ve ilk Oskar adaylığını kazandıran filmdi. Aynı zamanda, “Sugar” (2008) beyzbol hakkında yazılmış en samimi ve aydınlatıcı filmlerden biri. Bu yüzden bu iki yönetmenin, gerçek ismi Carol Danvers olan filmin ana karakterini derin, düşündürücü ve olağanüstü güçlerine rağmen halen insan kalabilen bir karakter olarak yansıtmalarını beklemek oldukça doğal.
Ancak oyuncu Larson; ne kadar doğru zamanlamalar yapsa, ne kadar hüner sergilese de, karakterin en büyük özelliklerinden birisi asilik olmuş, e tabii bu da karakterin gelişimini oldukça kısıtlıyor (Boden ve Fleck ikilisi senaryoyu Geneva Robertson-Dworet’le beraber yazmışlar, ve üçünün yanında Nicole Perlman ve Meg LeFauve yer alıyor filmin kimin kaleminden çıktığı kısmında). Bir de karakterimiz aslında kim olduğunu unuttuğu için, kişiliğinin iç yüzü bize geldiği kadar ona da boş geliyor.
İlginizi çekebilir: Marvel Filmleri Doğru Sırayla Nasıl İzlenir?
İçindeki savaş azmine karşın, Carol sık sık kendini ait olmadığı dünyalar arasında sıkışmış bir piyon olarak buluyor. Filmin başlarında Kree ırkının gezegeni Hala’da bir savaşçı olarak yaşıyor ve eğitim görüyor. Jude Law’ın oynadığı ustası Yon-Rogg, sürekli duygularını kontrol etmesi gerektiğini söylüyor ona — ki bu da kadınların zorlu işleri beceremeyecek kadar duygusal oldukları cinsiyetçi düşüncesine açık bir eleştiri aslında. Cool liderleri Talos’un emrindeki şekil değiştiren düşmanları Skrulllar karakterimizi tutsak alıyorlar bir savaş sırasında, sonra da Carol kaçıp başka bir gezegene iniş yapıyor, bizimkine yani. Hatta, Los Angeles’ın karmaşası içinde sudan çıkmış bir balık gibi kalıyor.
İşte “Kaptan Marvel” buraya gelince dönemsel detaylara dayanmaya başlıyor;
Örneğin; Blockbuster!, Çağrı cihazları! Çevirmeli intern bağlantısı! Ne kadar ezikmişiz. Boş göndermelerin sinema hali bu; “Başlat”ın (Ready Player One) içimizde sıcak tatil bir nostalji hissi oluşturmak için 80ler kültürüne dayanmasının aynısının 90lar hali sadece. “Hey bak Kaptan Marvel da kareli oduncu gömleğini tıpkı benim üniversitede yaptığım gibi beline bağladı!”Görsel güzel ama küçük bir gülümseme dışında bir amaca hizmet etmiyor bu sahneler.
İlginizi çekebilir: Örümcek-Adam: Evden Uzakta Film İncelemesi (2019)
Carol hava kuvvetleri test pilotu olarak geçmişini birleştirmeye başladıkça film “Top Gun”ın kadın halini almaya başlıyor. Bu kötü bir şey değil, aksine bir lütuf. Dünya’da geçen, Carol’ın anılarını toplamaya başlayıp güncel andaki (ve kokpitteki) gücünü ve cesaretini tekrar keşfettiği sahneler filmin öne çıkan anları. Her zaman şahane olan Annette Bening, Carol’ın eski hayatında sürekli boşuna ümit veren gizemli bir hoca rolünü almış. Lashana Lynch de en iyi arkadaş olarak Carol’ın karakterini geliştirmemize yardım ediyor. Hakettiği değeri genç bir anne ve bir kadın olduğu için hiç görememiş bir meslektaş…
“Kaptan Marvel” ın en az dikkat çeken yeri
Carol’un en zevkli ve kazançlı ilişkisiyse (büyüyle yaşı azaltılmış bir halde karşımıza çıkan Samuel L. Jackson’ın oynadığı) SHIELD’ın genç ajanı Nick Fury’yle. Efekt o kadar iyi yapılmış ki gördüğünüz kişinin 70 yaşında olduğunu unutuyorsunuz resmen. Ajan Coulson olarak çok sevilen rolüne tekrar bürünen Clark Gregg’in efektleri o kadar iyi değil ama sahnede kendisini görmek her zaman güzel. Larson ve Jackson, çok güzel etkileşim kuruyor, atışıyor ve duygu dolu sahneler oynuyorlar. Görevleri, eğer film serisini takip ediyorsanız ne olduğunu ve neden önemli olduğunu bildiğiniz, parlak uzay kübü şeysini bulmak, bir yandan da kötü ellere düşmesini engellemek. Bu kısım “Kaptan Marvel ”ın en az ilgi çeken yerlerinden biri…
İlginizi çekebilir: İlk Yenilmez: Kaptan Amerika Film İncelemesi
Larson’ın Jackson’la, daha sonra hazırcevap Mendelsohn’la ve olduğu her sahneyi tamamen çalan Goose adında turuncu bir kediyle arkadaşlığı; Larson’ın karakterinin aslında hiç de derin olmadığını hatırlatıyor bize. Tıpkı Kaptan Amerika’nın Yenilmezler’in arasındaki rolü gibi; Kaptan Marvel da kocaman karakterlerin arasında her şeyi yoluna sokan, çapa gibi güçlü bir role sahip. Evet, sonunda gücünü tamamen kabullenip, gerçekten Alicia Keys’in şarkılar yazdığı gibi ateşler içinde bir kadın oluyor. Ama, temelinde kim olduğunu çok da umursamıyorsak, bu ateşle neleri yakıp yıktığını nasıl takabiliriz ki?
Şarkı demişken; “Kaptan Marvel” yapımcıları film müziği konusunda, kadınların öne çıkarttığı 90’lar müziklerinden TLC, Garbage, Elastica, Salt-n-Pepa gibi eserleri dahil ederek masraftan hiç kaçınmamışlar. Hatta karmaşık bir dövüş sahnesinde çalan No Doubt’ın “Just a Girl” şarkısı cuk diye oturmuş. Kadın gücünün etkisi bayağı duyuluyor, ara sıra içi boş gibi gelse de.
“Captain Marvel” veya Türkçesi Kaptan Marvel filmimizin sonuna geldik. Umarız keyif almışsınızdır.
Yazar: Christy Lemire / Çeviren: H. Çınar Demir / Kaynak : Rogerebert
Bunlar da ilginizi çekebilir
“Ant-Man ve Wasp” Film İncelemesi
Star Wars İzleme Sırası Nedir, Sırayla Nasıl İzleyebilirim?
