Zaman geçtikçe, hayvansal tarımın çevreye ne kadar zararlı olduğunu düşünen girişimciler yapay et teknolojisine yöneliyor. Bitki bazlı alternatifler oluşturmada herhangi bir ilerleme kaydedilmiş olsa da, bunlar hala et yiyenleri gerçek anlamda tatmin etmiyor. Laboratuvarda yetiştirilen etin devreye girdiği yer burasıdır: hiçbir tarım gerektirmeyen aynı tada sahip gerçek et.
Upside Foods, California, Emeryville’de 53.000 metrekarelik büyük bir alanda açıldı. Tamamı Mühendislik, Üretim ve İnovasyon Merkezi olarak adlandırılan ve aynı zamanda “EPIC” olarak da bilinen yenilenebilir güçle çalışan fıçılar ve tüplerden oluşur.
Şirket, türünün ilk örneği ve Amerika Birleşik Devletleri’nde yasal hale gelir gelmez ticari satış için yaklaşık 50.000 pound (Yaklaşık 22,6 ton) sürdürülebilir kültür eti üretmeye hazır olduğunu duyurdu. (Kültürlü veya hücre bazlı et olarak da bilinen yapay et, bir laboratuvarda hayvan hücrelerinden yetiştirilir.)
Upside Foods’un web sitesinde şöyle yazıyor: “Et üretim yöntemimiz doğanın temel ilkelerinden ilham alıyor: bir hücreyle başlayın ve büyümesine ve çoğalmasına izin vermek için ona uygun besinleri verin.”
Şirketin CEO’su ve aynı zamanda kardiyolog olan Uma Valeti; Unutulmamalıdır ki, etlerini “kültür eti” olarak markalamayı tercih eden endüstride “laboratuvarda yetiştirilen et” tabiri hoş karşılanmamaktadır. dedi.
Valeti, The Economist’e, şirketi oluşturma fikri, bir kalp krizinden sonra kalbin iyileşmesine yardımcı olmak, yani “insan kalbine kōk hücre enjekte etme fikri” sayesinde ilham aldığını söyledi.
Şirket şunları paylaştı: “Üretim sürecimizi hayvan k∈siminden tamamen ayırmaya kararlıyız. Amacımız hayvansal bileşen içermeyen ürünleri mümkün olan en kısa sürede pazara sunmak” dedi.
Valeti, Fast Company’ye şunları söyledi : “Son beş yılda endüstrinin odak noktası, bilimin gerçekten işe yaradığını göstermek oldu. Bir sonraki aşama, ürünlerin laboratuvardan endüstriyel ölçeğe nasıl getirileceğiyle ilgili.”
Şirketin web sitesinde şöyle açıklanıyor: “Hücreyi, normalde gıdalarda bulunan ve hayvan vücudunda organik olarak gelişenlere bileşimsel olarak benzer bir dizi besin maddesiyle farklı bir formatta (amino asitler, şekerler, eser mineraller ve vitaminler) besliyoruz.”
Devamında şöyle yazıyor: Bu hücreler, “canlı hayvanlardan, yumurtalardan, balık avından ve zaten gıda sisteminin bir p∂rçası olan yakın zamanda k∈siImiş hayvanlardan elde edilen biyopsiler” içeren “çeşitli yöntemlerle” toplanır. Ayrıca hücrelerimizin süresiz olarak kendini yenileyebilmesini bekliyoruz, böylece sonraki numuneler için hayvana ihtiyaç duymamıza gerek kalmayacak.” (Biyopsi, mikroskop altında incelenmek üzere canlıdan belirli bir doku p∂rç∂sının çıkarılması.)