Gelecekteki robotlar, gerçek gözyaşı üreten yapay bezleri deneyimleyebilirler. Bezler insanlara değil farelere dayanıyor.
Bu yüzden hala ağlama yeteneğini yitirmiş herkese gözyaşı bezi nakli önermekten uzaktayız. Ancak bunların üretilmesi kuru göz hastalığını anlamamıza yardımcı olabilir.
Gözyaşı bezleri, en duygusal anlarımıza girmelerinin yanı sıra, gözü sağlıklı tutmak ve onu bakterilerden koruyan ve kayganlaştıran bir film sağlamak için çok önemlidir.
Hem gözyaşı hem de tükürük üretimini azaltan bir otoimmün hastalık olan Sjögren sendromu, ağrılı ve hatta kōr edici olabilen kuru göz nedenlerinden sadece biridir.
Mevcut tedavi seçenekleri arasında ameIiyat ve göz damlası yer alıyor. Ancak Hubrecht Enstitüsü’ndeki araştırmacılar, sorunu daha iyi anlarsak suni gözyaşı bezlerinin yardımcı olabileceği seçenekleri genişletebileceğimizi umuyor.
Bizi şaşırtan şey yetişkin nüfusun en az % 5’inin kuru göz hastalığına sahip olduğunun tahmin edilmesiydi.
Bu çoğu zaman gözyaşı üretiminden kaynaklı bir kusurla ilgilidir. Yorick Post yaptığı açıklamada, “Ancak tedavi seçenekleri maalesef sınırlı. Biyolojinin tam olarak anlaşılamaması ve göz yaşını incelemek için yeterli bir model olmaması bunun sebebidir.
Prost ve meslektaşları;
Cell Stem Cell dergisinde yayınlanan bir makalede, hem fare hem de insan kök hücrelerinden organoidler (bir organın işlevlerinin bir kısmını veya tamamını taklit eden 3B yapılar) oluşturduklarını duyurdular. Yavaş yavaş fare versiyonları tüm gözyaşı bezlerini kopyalamak için genişletildi. Gözyaşlarına neden olan bir nörotransmiter olan noradrenaline maruz kaldıklarında, balonlar gibi şişti.
İlk yazarlardan doktora öğrencisi Marie Bannier-Hélaouët, “Organoidlerin içinde büyüdükleri faktörleri değiştirmemiz gerekiyordu. Böylece bunlar gözyaşı bezlerimizde sahip olduğumuz ve ağlayabilen olgun hücreler haline gelsinler,” dedi. Bir kez yapıldığında, bezler sağlıklı gözler gibi her zaman ıslaktı.
Bu hedefe ulaştıktan sonra ekip, gözyaşı bezlerinin çalışmasını sağlayan genleri keşfetmeye başladı. Gözler de dahil olmak üzere duyu organlarının gelişimini kontrol eden ana gen olan PAX6’yı fare organoidlerinden sildiler.
Hücrelerin artık düzgün şekilde farklılaşmadığını gördüler. PAX6 eksikliğinin Sjögren sendromunun olası bir nedeni olduğundan şüphelendiler. Bu nedenle yeni oluşturulan model, araştırmacıların olası tedavileri test etmesine izin vermelidir.
İn vitro gözyaşı bezleri, bezlerdeki iki tip hücre tarafından salgılanan sıvıların kimyasında farklılık ortaya çıkardı. Bunlar bildiğimiz gözyaşlarını vermek için bir araya geliyorlar.
Bu yüzden daha önce hiç kimse canlı gözlerdeki farkı fark etmemişti, ister insan ister kemirgen. Yazarlar ayrıca insan organoid hücrelerini fare bezlerine nakletmeyi başardılar.
Bu da insan hücrelerinden yapılan protein üreten kanal benzeri yapıların oluşmasına yol açtı. İdeal olarak bu çalışmayan gözyaşı kanallarının yenilenmesine yönelik bir adım olabilir.
Ancak yazarlar bunun laboratuvardaki gözyaşı bezlerinden elde edilecek bilgilerden çok daha uzak bir hedef olduğu konusunda uyarıyorlar.
Fare gözyaşı bezlerinin araştırma amaçlarının dışında son derece popüler olması pek olası değil. Ancak talep üzerine timsah gözyaşı kaynağına sahip olmayı seven birçok insanın var olduğunu düşünebiliriz.
Oğuzhan SAÇKIRAN