İnsan beyni boyutu yaklaşık 3.000 yıl önce küçülmeye başladı ve bu, insan evriminde çok büyük bir keşif. En son araştırma çalışması sonuçları, dil ve sosyal çevrelerin gelişimi yoluyla paylaşılan bilgi ile birlikte emek veya göreve dayalı çalışmadaki uzmanlaşmaların, insan beyninin giderek daha fazla enerji tasarrufu sağlamak için küçüldüğünü göstermektedir.
İnsan beyninin büyüklüğü tarih boyunca çeşitli kilit noktalarda değişirken, Pleistosen Çağı’nın sonunda, yani yaklaşık 12.000 yıl önce son Buz Çağı’nın sona ermesiyle kademeli bir azalma başladı.
Bu yeni araştırma, önde gelen araştırma ve analiz dergilerinden Frontiers in Ecology and Evolution’da yayınlanan bir araştırmanın konusudur.
İnsan Beyninin Būzūşmesi Yakın Zamanda Olan Bir Olaydır
Beyin büyüklüğündeki azalma, yaklaşık 3.000 yıl önce ölçülebilir bir şekilde başlayan, oldukça yeni görünen bir olay. İlginç olan, bu değişikliklerin ne vücut boyutunda bir azalma ne evcilleştirmeye geçiş, ne de diyette bir değişiklik ile bağlantılı olmamasıdır.
Araştırma çalışmasının sonuçları; insan beyninin boyutunun azalmasının, bilginin dışsallaştırılmasından ve insanların sürekli artan hiyerarşik organizasyonu nedeniyle grup içi karar vermedeki avantajlardan kaynaklandığını göstermektedir. İnsanlık tarihinin kısa takviminde, insanların yerleşim yerlerinde yaşamaya ve yerleşik tarımı uygulamaya başlaması yani Neolitik Devrim sırasında yalnızca 10.000 ila 6.000 yıl önceydi.
Bu arada toplumun ilk hiyerarşi, ataerkillik ve uzmanlaşmış iş bölümü biçimlerinde örgütlenmeye başlaması üretim sayesinde oldu. Bu toplumsal paradigma değişiminden köylüler, zanaatkarlar, şefler, rahipler, dokumacılar ve çobanlar gibi yeni (ve hala mevcut) sosyal sınıflar ortaya çıktı.
Ve karar verme süreçlerine dahil olan birden fazla beyin ile daha organize sosyal hiyerarşilerde yaşamak, kolektif bir zekanın ortaya çıkmasına katkıda bulundu.
Karıncalarda Sosyalleşme, Kolektif Zeka ve İnsan
Modern beyinlerin, her şeyi depolayan ve kelimenin tam anlamıyla insan hafızasının harici bir kaydı haline gelen bulut bilgisayarlı teknolojiler nedeniyle bugün daha da küçük olması muhtemeldir. Boston Üniversitesi Biyoloji Bölümü’nden ve çalışmanın ortak yazarı Dr James Traniello, Sci-Tech Daily’ye yaptığı açıklamada, “Bu düşüşün, kolektif zekaya olan güvenin artmasından kaynaklandığını düşünüyoruz. İnsanların çoğu, genellikle ‘kalabalıkların bilgeliği’ olarak adlandırılan gruptaki en zeki kişiden daha zekidir.
Daily Mail’deki bir rapora göre, bilim insanları hesaplama ve veri modellerini özenle incelediler. Ayrıca karıncaların, özellikle işçi karıncaların beyin boyutlarına da baktı. Karıncalar da koloniler ve gruplar halinde yaşadıklarından Oecophylla dokumacı karınca, Atta yaprak kesici karıncalar ve Formica karıncaları gibi karınca türleri sadece büyüklüğü değil, aynı zamanda yapıyı ve enerji kullanımını da değerlendirdiği için ilginçti. Sonuçlar, grup düzeyinde biliş ve işbölümüne göre adapte olan beyin boyutları olabileceğini gösterdi.
Traniello, “Karınca ve insan toplumları çok farklıdır ve sosyal evrimde farklı yollar izlemiştir.” “Yine de karıncalar, kendi gıdalarının üretimi (tarım) kadar grup kararları ve iş bölümü gibi sosyal yaşamın önemli yönlerini de insanlarla paylaşırlar. Bu benzerlikler, insan beyninin büyüklüğündeki değişiklikleri etkileyebilecek faktörler hakkında bizi geniş ölçüde bilgilendirebilir.”
Muhammed Ragıb ÇALIK