Tarih öncesi insanı anlamak, insanın temellerine dair fikir verir. Psikolojik arkeoloji, insan doğasının ve potansiyelinin inşası da dahil olmak üzere, insan davranışı hakkında bilgi verir. Baskın dünya görüşünün dayattığı uygulamalar, insan ve gezegen refahının yanı sıra, biyolojik çeşitliliği de yok ediyor (Amel, Manning, Scott & Koger, 2017). Halbuki psikoloji alanı tam da bu kültürün üzerine kurulu (Kidner, 2001). Kaynaklarını Batı felsefesinden alan psikoloji, Batı kültürünün genellikle hafife aldığı ancak refahın gelişmesinin önünde bir engel olan hayalet teoriler ile savaşıyor (Small, 2018). Bu varsayımlardan bazılarını “Handbook of Cognitive Archaeology: Psychology in Prehistory” kitabının “In Search of Baselines: Why Psychology Needs Cognitive Archaeology” bölümünde gözden geçirdim (Narvaez, 2019). İşte tartıştığım şeylerin bir özeti.
Makaleye geçmeden ilginizi çekebilir: Psikoloji Nedir?
Küçültülmüş Zaman Çerçevesi ve İnsan Varoluşunun Kapsamı
Bilim bize tam tersini göstermiş olsa da Batı ilminin çeşitli alanlarını desteklemek, yaklaşık olarak son 6000 yıldır, insan doğamızı en iyi temsil eden görüştür. Bu zaman dilimi büyük ölçüde uygarlaşmayı niteler ve İncil’de metaforik olarak tanımlanmıştır. Örneğin erdem ve ahlak ile ilgilenen filozoflar ve psikologlar, temellerini Antik Yunan fikirlerine dayandırır. Fakat uygarlığın biçimlenmesi büyük ölçüde dünyadan kopuk, dünyaya ve akla zarar verecek şekilde olmuştur (Berman, 2000; Kidner, 2001). San Bushmen gibi 150.000 yıldan daha uzun bir süredir varlığını sürdüren yerli toplumlar ise sürdürülebilir, dayanıklı ve mutlu bir yaşam tarzı göstererek insanın temelleri adına daha iyi bir kaynak oluşturuyor (Suzman, 2017).
İlginizi çekebilir: Psikoloji Hangi Amaca Hizmet Eder ve Neyi Amaçlar?
İnsan Doğasına Olumsuz Bakış
İnsanın, bencilliği ve öfkeyi kontrol etmek adına, uygarlığa (zoraki kurallarla kurulan hiyerarşiye) ihtiyacı olduğu varsayımının altında, doğuştan günahkar ya da kusurlu olduğu fikri yatıyormuş gibi gözüküyor (Hobbes, 1651/2010; Pinker, 2011). Ancak daha derine inildiğinde bunun doğru olmayabileceği görülüyor. Çünkü insanlık tarihinin %95-99 civarının baskılara, eşitsizliğe ya da birilerinin büyük egolarına katlanmayan eşitlikçi gruplara ayrıldığı ortaya çıkıyor (Fry, 2006).
Okuryazarlığa Karşı Önyargı
Psikoloji, batı felsefesindeki köklerinden dolayı, okuryazarlığı (insan dilini okumak ve yazmak) normal insan kapasitesinin bir parçası olarak görür. Bununla birlikte okuryazarlık duygusal ve ilişkisel kopukluğu, daraltılmış dikkate yönelik düşünme yollarını ve bilişi değiştirebilir (Ong, 2002; Small, 2008). Örneğin sözel bir kültürde yetişen insanlar, şaşırtıcı anılara, geniş çaplı dikkate ve düşük benlik farkındalığına yani bariz bir biçimde farklı bir psikolojiye sahiptir. Ayrıca bu insanlar, yeryüzündeki yaşam alanlarını yok etmemek adına, tedbirli bir yaşam sürmelerini mümkün kılan “ekolojik okuryazarlık” özelliğine de sahiptir (Berman, 2000).
Soyutlamaya Yönelik Önyargı
Batı kültürü, kategorileştirme ve doğrusal neden-sonuç analizi yoluyla dünyaya bir düzen dayatma eğilimindedir. Medeni olmayan insanlar ise sezgileri ve “kalpleri” tarafından yönlendirilen çok büyük, örtük ve dokunsal bir bilgiye sahiptir (Ingold, 2005, 2011; Sorenson, 1998).
Bireyciliğe Karşı Önyargı
Psikoloji, çoğu zaman, her çocuğun bakım veren ve onun geleceğini şekillendiren bir annesi olduğunu unutur. Bireyi temel insan birimi olarak görür. Atalarımız doğal dünyada çocuğun insanlığa ve dünyaya yaygın bir bağlılık geliştirmesini sağlayan bakım verenlerden oluşuyordu (Berman, 2000; Hrdy, 2009; Narvaez, 2014). Bu yüzden izole bireyler, bizim gibi sosyal türler için, türe özgü olmaktan ziyade anormal karşılanır.
Değiştirilmiş Temellerin Sonucu
Birçok psikolog ve Batılı, genellikle neyin farkında olmadıklarının farkında değil (Kidner, 2001). İnsanlar psikolojinin temellerinin atipik türler olduğunu, insan gelişiminin ve potansiyelinin türe özgü özellikler sunmak zorunda olmadığını anlamak yerine bunları içselleştiriyor, bir “kötülük duygusuna” sığınıyor ya da dışsallaştırıyor ve psikolojik sıkıntıları için başkalarını suçluyor (Narvaez, 2014; Narvaez & Witherington, 2018). Kidner (2001) bu konuda etkili bir yorum yapıyor:
Psikoloji ve sanayici toplum arasındaki ideolojik çakışmanın iki büyük etkisi vardır. Birincisi psikolojinin belirli bir tür bireycilik hakkındaki çıkarımlarını doğal ve önemsiz göstermesidir çünkü aynı çıkarımları sürekli olarak biz de yapıyoruz. Diğeri ise psikolojinin modern hayatta “normal” kabul edilen belirli kişilik, davranış, deneyim biçimleri hakkında yorum ve eleştiri yapma potansiyelini ortadan kaldırmasıdır. Bu da psikolojinin radikal çevreci modernite eleştirisine katkıda bulunamamasının temel kaynağıdır çünkü doğal düzenin sömürülmesinde ve parçalanmasında rol oynayan şeyler tam da bu “normal” kabul edilen kişilik, davranış ve deneyimlerdir (Kidner, 2001, s. 50).
Temelleri Tür Tipikliği ile Değiştirme
Tarih öncesi dönemimizi (tür tarihimizin %99’unu) hesaba katarak düşüncemizi ve davranışımızı türlerin tipikliğine doğru kaydırmanın yolları şunlardır:
- Doğanın, insanın varlığından milyarlarca yıl önce de var olduğunu anlayın. İnsan doğadaki birçok topluluktan sadece bir tanesidir.
- İnsanlığın evrimleşmiş gelişimsel nişine (evrimleşmiş yuvasına) katılın. En az 20 milyon yıllık bir geçmişi olan sosyal memelilerin çoğu atalarımızın hayatta kalmasına, gelişmesine ve çoğalmasına yardım ettiği için nesiller boyu varlığını sürdürmüştür. (Narvaez, 2014; Narvaez, Panksepp, Schore & Gleason, 2013).
- Geliştirilen yuva koşullarının topluluklar tarafından desteklenmesini sağlayan politikalar tasarlayın. (Narvaez, Panksepp, Schore & Gleason, 2013).
- Geliştirilen yuva koşullarını baltalayan uygulamaları soruşturun.
- San Bushmen gibi topluluklar tarafından kanıtlanan beceri, bilgi ve uzmanlık ipuçlarını öğrenin. (e.g., Berman, 2000; Cooper, 1998; Ingold, 2005, 2011; Lee & Daly, 2005; Narvaez, Four Arrows, Collier, Halton & Enderle, 2019; Shepard, 1998).
- Doğal ve yerli bilgeliğe ulaşma yollarını öğrenmeye başlayın. (Four Arrows, 2020; 2021; Four Arrows & Narvaez, in final preparation). İşte bu doğrultuda bir örnek: Biz dünyaya aitiz, dünya bize ait değil.
- Ekolojik bağlılığınızı oluşturun. (Young, Haas & McGown, 2010). 28 günlük “Ekolojik Bağlılık Dansı”nı deneyin.
Zehra Güzelhan
Bunlar da ilginizi çekebilir
Psikoloji Hangi Amaca Hizmet Eder ve Neyi Amaçlar?
Beslenme Psikolojisi: Mental sağlık ile diyet arasındaki ilişkinin bilimsel açıklaması nedir?
Yorumlar 2