Fizik alanında bir deha olan Albert Einstein aynı zamanda yaşamı boyunca İsrail devletini desteklemek, ιrkçιlιğι eleştirmek, nazizmi kınamak gibi önemli konulara değinen bir politikacı oldu. Parlak zekâsı dünyanın dört bir yanındaki ilişkileri geliştirmek için inanılmaz çözümler geliştirecek, bununla birlikte cahil politikacılar onu desteklemeyeceklerdi.
Bilimi yüreğinin baş köşesinde taşısa da Almanya’da 2. Dünya S∂v∂şı öncesinde yaşamış olduğu zorluklar onu farklı siyasi durumlara ve tartışmalara dahil etmişti.
2. Dünya S∂v∂şının halkı üzerindeki (Yahudi Topluluğu) korkυnç sonuçları dolayısıyla, Einstein Yahudi olarak ayağa kalkıp İsrail devleti ile birlikte Yahudi toplumunun yönetimini kendi eline alma gereği hissetti.
Einstein bir entelektüeldi, peşinde olduğu tek güç bilgi olduğu için başka çeşit bir güç elde etmeyi asla istemedi. 1936’da Amerika Birleşik Devletleri’ne gōç etmeden önce Hitler’in kendisi tarafından ölümle tehdit edildi, bu yüzden anavatanını terk etmek dışında başka bir seçeneği olmadığını biliyordu.
2. Dünya S∂v∂şı Sonrası İsrail Politikası
2. Dünya S∂v∂şı sonunda toplama kamplarından kurtarılan Yahudilerin çoğu, Filistin içindeki olası çatιşmaIara rağmen güvenlik ve huzur bulacaklarını bildikleri İsrail’e gōç ettiler. 16 Şubat 1949’da İsrail’in ilk cumhurbaşkanı seçilen Chaim Weizmann, ABD hükümetini yeni İsrail devletini tanımaya ikna eden kişi oldu.
Dönemin İsrail Başbakanı olan David Ben Gurion’ın Albert Einstein’a cumhurbaşkanlığı görevini teklif edeceğini açıkladığı tarih olan 1952 senesindeki ölümüne dek Chaim Weizmann cumhurbaşkanlığı görevini sürdürdü. David Ben Gurion siyasi partisine dünya üzerindeki en büyük Yahudi’nin ve belki de dünyadaki en büyük insanın Albert Einstein olduğunu, bu yüzden de onun cumhurbaşkanı olması gerektiği argümanıyla gitti.
Harika Bir Aday Ama Kendi Alanında
16 Kasım 1952’de Gurion, Washington’daki İsrail büyükelçiliğine bir mektup yazdı. O zamanki büyükelçiliğin başında Gurion’ın bir yakını olan ve ona Albert Einstein’ın İsrail Cumhurbaşkanı olmak isteyip istemediğini öğrenmesini rica eden kişi olan Abba Ebn bulunuyordu. Bu durumda cumhurbaşkanlığına aday olmadan önce Einstein’ın İsrail vatandaşı olarak vatandaşlık hakkını kazanmak için hemen İsrail’e gōç etmesi gerekiyordu.
18 Kasım 1952’de Einstein doğrudan Gurion’ın kendisine bu teklifi reddedişinin farklı nedenlerini belirttiği bir mektup yazdı. Mektupta, bu teklifi aldığı için çok derinden etkilendiğini ve duygulandığını, ancak aynı zamanda teklifi kabul edemeyeceği için çok utandığını bildirdi.
Bunun nedeni, tüm yaşamını bilime adamış olması ve hiçbir zaman resmi bir görev üstlenmemiş olmasıydı; dolayısıyla da yeteneklerinin cumhurbaşkanlığı görevi için yetersiz olduğunu düşünmesiydi. İşte Einstein’ın yazdığı mektubun asıl metni:
Devletimiz İsrail’in teklifinden derinden etkilendim ve bu teklifi kabul edemeyeceğim için aynı zamanda üzgünüm ve utanıyorum. Hayatım boyunca objektif şeylerle uğraşmak zorunda kaldım, bu yüzden insanlarla iyi geçinmek ve resmi görevleri yerine getirmek için hem doğal yetenekten hem de deneyimden yoksunum. (Source: Jewish Virtual Library)
Yalnız bu sebepler göz önüne alındığında, ilerlemiş yaşım gücümü bana geri kazandırmayacak olsa dahi, resmi görevleri yerine getirmekte yetersiz kalırım. Dünya ulusları arasındaki istikrarsız durumumuzu tam olarak fark ettiğimden beri Yahudi halkıyla olan ilişkim sahip olduğum en güçlü insani bağlantı haline geldiğinden bu koşullar beni daha da üzüyor.
Bununla birlikte, Einstein’ın görevi neden reddettiğine dair uzun süre dile gelen spekülasyonlar arasında, fizikçinin Yahudilerin Araplardan bölgesel olarak ayrılması için o bölgedeki ayrιlıkçıIık konusunda şüphelerinin olması da var. Einstein barıştan yana olan bir insandı ve bu anlamda sahip olduğu vizyon yönetmesi gereken insanlardan farklı olacaktı.
Çeviri: Hande Yurt