Japon bilim insanı ve robot bilimci olan Hiroshi Ishiguro, kendisine birebir benzeyen robot versiyonunu yaptı. İsmi Geminoid HI-4 olan bu robot hem taklitçi hem de ders verebiliyor.
Ishiguro, Japonya’nın Osaka kentindeki Akıllı Robot Laboratuvarı’nın yöneticisi ve dünyanın önde gelen robot bilimcilerinden biridir.
Akıllı Robotik Laboratuvarı’nın yöneticisi Profesör Hiroshi Ishiguro, robotların insanlara sunacak çok şeyi olduğuna ve bizim gibi, kesinlikle yalnızca görünüşlerine göre değerlendirilmemeleri gerektiğine inanıyor.
Araştırmacılar, ev işlerimizi yapan, yaşlılarla ilgilenen ve hatta okul çocuklarına eğitim veren robotları daha insansı hale getirmenin yollarını araştırıyorlar. Hizmet ettikleri insanların günlük yaşamlarına daha iyi entegre olmalarını ve kolaylaştırmayı amaçlıyorlar.
Ishiguro 2010 yılında piyasaya sürdüğü ilk insansı robotun adı Telenoid’di. Telenoid, en ürkütücü robotlar listesinde 1. sıradaydı. Yaptığı robot düşük maliyetli, iletişim kurmaktan zevk almayı sağlayan, yaklaşık 80 cm boyunda, 5 kg ağırlığında ve silikon kauçuktan üretilen bir robottu.
Ishiguro yaklaşık on yıldır hayatını mümkün oldukça gerçekçi robotlar oluşturmaya adadı.
Kendi yerini alabilecek bir robot oluşturmak isteyen Ishiguro, kendisinin robotik kopyalarını oluşturmak için çok fazla çabaladı.
Ishiguro, kendisinin çok sayıda robot kopyasını da yaptı. Amacı, sonunda tamamen onun yerini alabilecek bir robot yapmaktı ve sonunda başardı. Geminoid HI-4, dünyanın en gelişmiş insansı robotu.
Kendisine benzeyen robot Geminoid HI-4, en ürkütücü robotlar listesinde 9. sırada yer almaktadır.
Robotun özelliklerine gelecek olursak; Robot hareket sensörleri aracılığıyla Ishiguro’nun ifadelerini taklit edebilir ve çok çeşitli duyguları gösterme yeteneğine sahiptir. Ishiguro, teorik olarak robotu konferanslarda konuşma yapması veya toplantıları yönetmesi için kendisinin yerine gönderebilmeyi amaçlayarak yaptı.
Gazeteciler Ishiguro’ya şu soruları yönelttiler:
Soru1: Sizin icat ettiğiniz robotlar, IEEE “en ürkütücü robotlar” listesinde 1. ve 9. sırada yer alıyor. Bu konuda ne hissediyorsun?
Açıkçası, Telenoid robotuma bu sıralamayı veren kişiler, onunla fiilen etkileşime girmektense onu sadece görünüşüne göre değerlendirdiler. Telenoid, yetişkinlerle, özellikle de yaşlılarla konuşmaya daha özverili olarak eğitildiği için diğer birçok medyada çok popüler hale geldi. Bence insanlar robotumla etkileşime girse kimse bunun ürkütücü olduğunu söylemez.
Sanırım bu sıralama sadece resimlere göre yapılmış. Robotlar gerçek etkileşim üzerinden değerlendirilmelidir.
Soru2: Robot ikizinizin toplumu daha iyi anlamanıza yardımcı olduğunu söylediniz. Nasıl olduğunu açıklayabilir misin?
Bence bu robot toplumu anlamakla birlikte insanları anlamak için de iyiydi. Kopyamı oluşturduğumda, personelimiz görünüşümü, sesimi ve davranışlarımı dikkatlice robota uygulamıştı. Başkaları benimle aynı olduğunu söylediler ama ben öyle düşünmedim çünkü kendimi objektif olarak gözlemleyemiyorum. Bu, insanların kendilerini nesnel olarak gözlemleyememeleri ilginç bir bulguydu. Mesela şu an kendi sesimi duyuyorum ama bu ses kaydedilen sesten farklı.
Soru3: İnsandan insana etkileşimler ve insanlarla robotlar arasındaki etkileşimler arasındaki farklara ilişkin araştırmanız hakkında konuşabilir misiniz?
Çok fazla şey var. En önemlisi, insan benzeri robotlar kullanarak insanların duygularını kopyalayabilmemizdir. Kopyamı oluşturduğumda ilk meydan okuma buydu. Kopyamı yabancı ülkelere gönderdim ve sonra uzaktan çalıştırdım. Bu sayede android bedenini kendi bedenim gibi kabul edip adapte olabilir ve uzak bir yerde var olabilirdim. Bence bu ilginç bir bulgu: İnsan benzeri bir robotu internet üzerinden çalıştırırsak, o android robotun vücudunu kendi bedenimiz gibi kabul edebiliriz.
Örneğin, (bir şırıngayla) enjekte edilen insansıyı uzaktan çalıştıran bir insanla psikolojik bir test yaptık. İğneyi yapan operatör sadece monitörlerde izlese de, genellikle kendilerine enjekte ediliyormuş gibi güçlü bir hisleri vardır. Ayrıca avuç içlerinde ter vb. gördük.
Bir başka ilginç bulgu ise insanların robotlara daha fazla güvenebilmesi. Genellikle insanlar hakkında bazı şüphelerimiz olur ama insanlar robotlardan asla şüphe duymazlar.
Örneğin, Japonya’da birçok otomat makinemiz var ama otomatlardan asla para üstünü kontrol etmiyoruz, buna güveniyoruz. Ancak aynı durumu marketlerdeki insan esnafından kontrol ederiz. Çünkü insanlara güvenmiyoruz.
Yorumlar 1