Araştırmalar parazit enfeksıyonlarının yokluğunun, iltihaplı durumların yaygınlığının artmasıyla ilişkili olabileceğini göstermiştir. Mevcut çalışmaların yeni bir incelemesine göre, parazitler yaşlanmayı önlemeye yardımcı olabilecek Antienflamatuvar özelliklere sahip olabilir. (bazı kaynaklarda antienflamatuar veya antiinflamatuar. İltahaplanma ve ödemi azaltan maddelerin ve tedavilerin ortak adı.) Kontrollü restoratif tedaviler, uygun bir bağışıklık sistemini düzenlemek için faydalı olabilir.
Yüzyıllarca süren evrimden bu yana, insan vücudu ve çevresindeki ortamlar hastaIıkları iyileştirmeye ve uzun ömürlülüğe teşvik etmeye motive olmuştur. Örneğin, hijyene verilen önem, hastalığa neden olan parazitlerle mücadelede etkili olmuştur. Bu değişiklikler, dünyanın belirli bölgelerinde daha çok yaşam beklentisi ve daha düşük hastaIık oranları ile kanıtlandığı gibi çok önem arz ediyor.
Parazitler ve insanlar uzun bir birliktelik tarihini paylaşırlar. İnsan bağışıklık fonksiyonunun paraziter mekanizmalarla birlikte gelişmesi muhtemeldir. ”Eski arkadaşlar ” hijyen hipotezi, bu parazitlerin toleransı ve işlevi iyileştirmeye yardımcı olan insan vücudunun eski arkadaşları gibi olduğunu ve azalmalarının alerjik reaksiyonların ve koşulların daha fazla yaygınlaşmasına yol açtığını belirtir. Bu durum, ilerleyen yaşla birlikte kötüleşen bir iltihaplanma şekli olan kronik iltihaplanmayı da teşvik edebilir.
Kemik iliği kanseri, demans, kanser ve kalp gibi yaşa bağlı çeşitli hastaIıklara davetiyede bulunur. Son zamanlarda yapılan bir çalışma, iltihaplanmanın Korona semptomlarını da şiddetlendirebileceğini göstermektedir. Birleşik Krallık’taki Londra Üniversitesi Sağlıklı Yaşlanma Enstitüsü’nden Bruce Zhang ve Dr. David Gems, parazit solucanlarının iltihaplanma ile bağlantılı koşulları tersine çevirmek için bir terapi olarak kullanımını araştırmak için mevcut literatürün bir incelemesini yaptı.
Bu inceleme makalesi e yaşam dergisinde yer almaktadır. Yazarlar araştırmalarını yuvarlak solucanlar, tenyalar ve flukes içeren helmintler adı verilen belirli bir parazit solucan grubuna odakladılar. Bu parazitler, insan vücudu gibi konakçı organizmaların içinde yaşarlar ve hayatta kalmak için bağışıklık sisteminden yararlanırlar.
Bu bulgular aynı zamanda insan vücudunun bağışıklık fonksiyonlarınada bir bakış sağlar.Son zamanlarda yapılan bir çalışma, iltihaplanmanın korona semptomlarını da şiddetlendirebileceğini göstermektedir.
Yaşlanma öncesi iltihaplı durumlar
Bilim insanları, erken yaşlarda meydana gelen birden fazla iltihap oluşumu ile parazitleri ilişkilendiriyor. Bunlar astım, egzama, multipil skleroz (MS), romatoid artrit, bağırsak hastalığı ve Tip 1 diyabeti içerir. Mevcut kanıtlar, helmintlerle hem doğal hem de kasıtlı enfeksıyonun bu enflamatuar koşullarla mücadele edebileceği fikrini desteklemektedir.
Gerçekten de, 1976’da araştırmacı J. A. Turton, kancalı kurt enfeksıyonunun alerjilerinin şiddetini azalttığını açıkladığı güvenilir bir kaynak raporu yayınladı. Kanada’daki Montreal Üniversitesi’nden Marc Charabati’nin önderlik ettiği daha yeni bir çalışma, farelerin helmintlerle enfekte edilmesinin MS semptomlarını hafiflettiğini gösterdi.
İltihaplanma ile ilgili durumlar
Bu bulgular helmint tedavisinin yaşlanma öncesi iltihaplanma durumları ele alabileceğini öne sürse de, yaşlılıkta ortaya çıkan durumları önleyip önleyemeyeceği sorusu devam etmektedir. İltihaplanmanın önemli bir özelliği, kandaki proinflamatuar proteinlerdeki tutarlı artıştır. Çok sayıda deney, helmint enfeksıyonunun bu proinflamatuar proteinlerin seviyelerini dengeleyebildiğini göstermiştir.
Buna karşılık, helmintleri öIdürebilen antelmintik tedavilerin uygulanması, bu proteinlerin enflamatuar tepkisini arttırdı. Helmintlerin doğrudan uygulanması yararlı olsa da, istenmeyen enfeksiyonlara da neden olabilir. Uygun bir alternatif, helmint mekanizmalarının moleküler bileşenlerini kullanmaktır.
İngiltere’deki Glasgow Üniversitesi’nden Jenny Crowe ve diğerlerinin yaptığı bir deney, bu konsepti yüksek kalorili diyet uygulanan bir fare modeline dahil etti. Spesifik olarak, ekip, yuvarlak kurt sekresyonundan türetilen bir antienflamatuvar molekül olan ES-62 adlı bir protein uyguladı.
ES-62’nin hem bağırsak bariyerinin bozulmasını hem de iltihaplanmaya sebep olan mekanizmalar olan yağ dokusunun genişlemesini önlediğini bulmuşlardır. Ayrıca farelerin ömürlerinde %12’lik bir artış gösterdi. Bu, ES-62’nin iltihaplanmayı azaltabildiği ve sağlıkla ilgili yaşı sınırlayabildiğini göstermektedir. Benzer çalışmalar, helmintlerin ve helmint salgılanan ürünlerin romatoid artrit, ateroskleroz ve Tip 2 diyabete karşı korunmada etkinliğini göstermiştir.
Kanser direncinde helmint tedavisine işaret eden bazı kanıtlar da vardır. Farelerde yapılan birkaç çalışma, tenyaların kolon tümörlerinin oluşumunu önlediğini göstermiştir. Bununla birlikte, bazı helmintlerin de kansere neden olabileceğine dikkat etmek önemlidir. Örneğin, trematod paraziti Schistosoma haematobium mesane kanserine neden olabilir.
Bu çalışmalar helmintlerin iltihaplanmayı doğrudan azaltabileceğini doğrulamamasına rağmen, helmintlerin nihayetinde buna yol açan süreçlere karşı koruma yeteneğini gösterirler.
Gelecekteki genişleyen araştırmalar
Zhang ve Dr. Gems, helmint tedavisi araştırması ile ilgili önemli soruları gündeme getiriyor. Bunlar şunları içerir: “iltihaplanmayı azaltmak için böyle bir tedaviyi uygulamaya en uygun yaşlar nelerdir? Helmint tedavisi sadece önleyici bir şekilde (yaşlanma karşıtı tedavilerin tipik) hareket eder mi, yoksa mevcut hastaIık semptomlarını tersine çevirebilir mi?”
Ayrıca, Antienflamatuvar özellikleri şekillendiren yolları anlamayı da belirtiyorlar. Gems’in dediği gibi, ” Geçen yüzyıldaki helmint enfeksıyonlarının zararlarını ortadan kaldırmadaki başarıların ardından, özellikle yaşlanan nüfusumuza olası faydalarını daha fazla araştırmak için zaman uygun görünüyor.”
Ece Eden