Suudi Arabistan’ın en yeni şehri için cesur bir hayali var var: 170 kilometre uzunluğunda araba veya uzun yolculuklar olmayan bir “Hat”. Ancak kentsel tasarım uzmanları bu konu hakkında en hafif tabirle şüpheci. Chicago Üniversitesi’nde kentsel tasarım araştırmacısı olan Emily Talen, “Korkunç. Kâbus gibi” dedi.
The Line’ın gösterişli duyurusuna rağmen, böyle bir hat şehri için yeterli teknoloji henüz mevcut değil ve sıfırdan devasa şehirler inşa etmek zorluklarla doludur. Davis’te bulunan Kaliforniya Üniversitesi’nde peyzaj mimarı ve çevre tasarımı profesörü olan Stephen Wheeler,
“Lafta büyük duran projelerin tarihi pek hoş değil” dedi. “Genellikle hayalperestlerin istediği gibi çıkmazlar, ekonomik koşulların veya diğer insanların fikirlerinin kurbanı olurlar, ya da beklenildiğinden çok daha pahalıya mâl olurlar.
Tanıtım Videosu:
Hattın tasarımı
The Line şu ana kadar sadece bir web sitesi ve 10 Ocak’ta Veliaht Prens Muhammed bin Salman tarafından yapılan bir basın duyurusu olarak mevcut. Tasarı, Suudi Arabistan’ın kuzeybatısında bulunan Neom şehrinin bir parçası olacak.
The Guardian adlı web sitesine göre Suudi Arabistan hükümeti bölgeyi gelişmemiş olarak nitelendiriyor, ancak aslında Huwaitat kabilesinin 20.000 üyesine ev sahipliği yapıyor.
Hat, üç katman şeklinde inşa edilecek. İlk kat parklar ve açık alanlarla dolu olan bir yaya katmanı, orta kat “altyapı hizmeti” katmanı ve en alt katman ise yapay zeka destekli toplu taşıma araçları bulunduran bir “ulaşım omurgası” olacak. Tasarı, tüm günlük hizmetlerin hattaki her ağ noktasından 5 dakika içinde yürünebilir mesafede olacağını ve yüksek hızlı geçişte ağ noktaları arasında gidip gelmenin 20 dakikadan fazla sürmeyeceğini iddia ediyor.
Ancak bazı uzmanlara göre bu hedefler gerçekleştirilemez
Miami Üniversitesi’nde mimarlık profesörü ve DPZ CoDesign kentsel tasarım ve mimarlık şirketinin kurucu ortağı Elizabeth Plater-Zyberk, yalnızca 5 dakikada yürünebilecek genişlikte, kilometreler boyunca uzanan bir hattın planının şaibeli olduğunu söyledi.
Plater-Zyberk, Life Science’a verdiği röportajda, bu toplu taşıma seviyesini desteklemek için hattın daha fazla insanı tutabilen daha büyük ağ noktaları gerektireceğini söyledi. “Her durakta sadece birkaç yüz kişi varsa, bu altyapıya yapılan yatırımı ekonomik olarak sürdüremezsiniz” dedi.
Plater-Zyberk, şehirler büyüdükçe dışa doğru genişleme eğiliminde olduğundan The Line’ı doğrusal tutmanın ağır bir düzenleme gerektireceğini söyledi. Hub and Spoke adlı geçiş sistemlerinin daha yaygın olma eğiliminin nedeni budur; geçiş kolları, merkezi bir geçiş yerine geri gitmeden birbirine bağlanabilirler.
Plater-Zyberk, “The Line tasarımcıları, yürünebilirlik gibi gelecek vaat eden fikirleri geliştirseler bile geçişi tasarlarken neyin iyi çalıştığına dair tarihsel bilgileri bir kenara bırakıyor gibi görünüyor” diyor. “Şu anda dünya çapında, bu fikri işe yarayabilir hale getirmeye ve geliştirmeye yardımcı olabilecek birçok insan var” dedi.
“Toplu taşıma sistemlerinin dayanıklı olması için ne tür desteğe ihtiyaç duyulduğuna dair verilerimiz bulunuyor.”
Bununla birlikte, The Line’ın toplu taşıma sistemi için teknolojinin henüz mevcut olup olmadığı da belirsiz. 20 dakikada 170 km gitmek, 512 km/s hız gerektirir ve bu da var olan yüksek hızlı treni bile geride bırakır.
Avrupa’daki Eurostar trenleri yaklaşık 320 km/s ve Çin’in bazı yüksek hızlı trenlerleri 380 km/s hızlara sahiptirler ancak gerçekte ikisi de aynı hıza ulaşırlar. Virgin ve SpaceX tarafından geliştirilmekte olan hızlı trenler, Yeraltı Hızyuvarları gibi, teorik olarak bu yolculuğu tamamlayabilir.
Ancak bu teknolojiyi kullanmaktan en az 10 yıl uzaktayız. Şimdiye kadarki en hızlı Hızyuvar testleri, yolcular olmadan 463 km/s ile zirveye ulaştı. Yalnızca bir şirket, Virgin, teknolojiyi yolcularla test etti ve hızı 172 km/s olarak belirlendi.
Şehir Planlamaları
Teknolojinin geleceği The Line için bir sorun olduğu kadar geçmişi de öyle. Bu tasarı ilk kez önerilmiyor. 1882’de İspanyol şehir plancısı Arturo Soria y Mata, bir demiryolu veya karayolu ile başlayacak bir hat ve tüm binaları ve şehrin diğer kısımlarını bu hat boyunca inşa edecek olan Ciudad Lineal’ı (Linear City) önerdi.
Madrid’in Ciudad Lineal bölgesi bu fikir göz önünde bulundurularak inşa edildi ve ana caddesi Soria y Mata’nın adını aldı. Ancak mahalle Madrid’in geri kalanından bağımsız değil.
Talen, Life Science’a verdiği röportajda, “Sadece dağınık bir şekilde yayıldı” dedi. Brezilya’nın başkenti Brasilia başlangıçta, gövdeyi kaplayan hükümet binalarının bulunduğu bir uçak gibi şekillendirilmiş ideal bir şehir olarak planlanmıştı.
Ancak Brasilia, az sayıda karma kullanım mahallesi ve düşük gelirli aileler için şehir merkezinde küçük konutlarla özellikle yaşanabilir olmadığı için eleştirildi. Bu, şehirde çalışan birçok kişi için uzun yolculuklar anlamına geliyordu.
Wheeler, Life Science’a “Genellikle, tamamen yeni şehirler tasarlamaya çalışmaktansa, üzerine düşünülmüş ve kademeli iyileştirmeler yapmakta çok daha iyiyiz,” dedi. “Çoğu zaman, topluluklar sıfırdan planlandığında; zamanla gelişen bir şeyin zenginliğine sahip olmayan, kağıt üzerinde mükemmel fakat verimsiz bir toplulukla karşılaşırız.”
Talen, mevcut şehirleri düzeltmenin çok daha dayanıklı bir strateji olduğunu söyledi.
Talen; “Tüm bu kaynaklar çölün ortasında yeniden bir şehir inşa etmek için harcanmalı mı?” “Çevrenizde onarılması gereken çok sayıda kentsel problem varken bu nasıl mantıklı geliyor?”
Dahası, sıfırdan inşa edilmiş gökyüzündeki pek çok şehir yerlilere değil, turistlere veya ikinci ev sahiplerine hitap ediyor. Örneğin Dubai’deki The Sustainable City, sıfır enerjili ilk şehir olarak lanse ediliyor ancak ağırlıklı olarak ikinci ev satın alan yabancılara hitap ediyor.
Benzer şekilde, The Line’ın basın materyalleri Neom’un, dünya nüfusunun %40’ı için 4 saatlik bir uçak yolculuğu uzaklığında olduğunu öne sürüyor.
Wheeler, “Bunun sürdürülebilir bir yaşam tarzı olup olmadığı oldukça tartışmalı bir konu,” dedi.
Eylül Ustaoğlu
Bunlar da ilginizi çekebilir
Karşınızda Ürdün’ün Göz Kamaştıran Taş Şehri̇, Petra
Dünyanın En Büyük İnsan Yapımı Adası Dubai’deki Palm Jumeirah Adası Kullanıma Hazır.
Sizinde öyle paranız olsun nereye harcayacağınızı bilemezdiniz. İsraf için yaratılmış bir millet haline gelmişler.